Kısırlık
--------------------------------------------------------------------------------
Kısırlık herhangi bir korunma olmadan, yani eşlerin istemelerine rağmen 1 yıl içerisinde çocuk sahibi olamamalarıdır. Kabaca, nedenlerin üçte birinde erkekte, üçte birinde kadında ve üçte birinde de her ikisinde de bozukluk vardır. Yani hastalık yarı yarıya erkektedir. Ülkemizde kadınlar bu konuya daha mantıklı yaklaşmakta ve böyle bir durumda Kadın-Doğum uzmanına rahatça başvurmaktadır. Buna rağmen erkekler hem Üroloji uzmanına çok daha az başvurmakta hem de yanlış yere kadınları suçlamakta ve dolayısıyla tedavi gecikmektedir. Bazen de bu yanlış düşüncenin sonucunda çok rahatlıkla tedavi edilebilecek hastalıklar nedeniyle ayrılıklar olabilmektedir. Bundaki asıl yanlış düşünce erkeklik ile kısırlığın birbirine karıştırılmasıdır. Oysa erkeklik erkek hormonu tarafından sağlanan bir durumdur. Oysa kısırlıkta bu hormonun bozukluğu çok nadirdir. Yani bir erkeğin cinsel gücü tam olmasına rağmen kısırlık durumu hatta hiç üreme hücresi olmaması durumu olabilmektedir.
Erkekte kısırlık yapan nedenler çok çeşitlidir
Kabaca ya yumurtalıkları etkileyen çeşitli hastalıklar vardır ya yumurtalıkların kendisi bozuktur ya da kanallarda tıkanıklık vardır. Bunlardan hangi nedenin var olduğuna ve tedavisinin nasıl olacağına ancak bir üroloji uzmanı karar verebilir. Asıl bilinmesi gereken bir hususta şudur: kısırlık durumunda erkekte sadece usulüne uygun yapılmış bir meni tetkiki ile erkekte bir bozukluk olup olmadığı saptanabilmektedir. Ancak bu tetkikin güvenilir bir laboratuvarda ve usulüne uygun yapılması gereklidir. Şüpheli durumlarda yeni meni tetkikte yaptırılabilir. Bu tetkikin güvenilir olarak yapılabileceği merkezler konusunda hekimlerden yardım alınmalıdır. Bu tetkikin sonuçlarına göre Üroloji uzmanı tarafından gerekli tahlil ve tedaviler yapılır.
Son yıllarda kısırlık konusundaki en önemli gelişme ‘yardımcı üreme teknikleri’ denilen ve genelde halk arasında kabaca ‘aşılama’ veya ‘tüp bebek’ denilen uygulamalardır. Aslında burada tek bir uygulama yoktur. Eşlerdeki hastalığın durumuna göre bazen erkeğin menisi yıkanıp bir tüp ile kadının rahmine verilmekte; bazen kadının yumurtası ile erkeğin üreme hücresi dışarıdaki uygun bir ortamda yan yana konularak veya erkeğin hücresi yumurtanın içine verilerek tedaviler yapılmaktadır. Bunlar hem belli bir tecrübe gerektiren, hem belirli bir maliyeti olan ve hem de sabır gerektiren işlerdir. Bu konuda hekimlerle çok yakından işbirliği yapmak gerekmektedir. Bu işlemler, gereğinde birçok kereler tekrarlanabilmektedir. Burada özellikle kısırlık ile uğraşan üroloji ve kadın doğum uzmanlarıyla görüşmek önemlidir. Bu konuda bazen hastalar veya çevresindekilerin kafasında bazı tereddütler bulunmaktadır. Bunlardan en önemlisi alınan erkek hücresinin başka erkeğe ait olabileceği endişesidir. Bu düşünce tamamen gerçek dışıdır. Çünkü bu tedavilerde amaç eşlerin tedavisi ile çocuk sahibi olunmasıdır. Ayrıca, bu işlem hukuka ve tıp kurallarına da aykırı bir durumdur ve bu nedenle yapılması mümkün değildir.
Bazı kanser hastalarında verilen ilaçlar üreme hücrelerini çok bozduğundan tedaviden önce üreme hücreleri alınarak dondurulmakta ve daha sonra gereğinde kullanılabilmektedir.
Kısırlık nedenleri konusunda genel olarak şunlar söylenebilir
Sigara, alkol, aşırı stres, sıcak ortamlarda çalışmak (fırın, ocak gibi), toz-boya-dumanlı ve benzeri ortamlarda çalışmak, yumurtaları aşırı sıcak tutucu kot benzeri giysiler giymek, üreme hücreleri üzerinde zararlı etkiye sahiptir. Kullanılan pek çok hastalığa ait ilaçlarında üreme hücreleri üzerinde bozucu etkileri vardır.
Ülkemizde en sık karşılaşılan kısırlığa yol açan hastalıklardan birisi de yumurtalıkların torbalara inmemesidir. Yeni doğan erkek çocukların bazısında yumurtalıklar torbaya inmemiş olabilir. Bu durumda bir üroloji uzmanı ile görüşmek aydınlatıcı olabilir. Bu çocukların çoğunda 1 yaşında yumurtalıklar torbaya iner. Eğer hala torbalara inmemişse MUTLAKA bir üroloji uzmanına başvurulmalıdır. Çünkü bu dönemde tedavi edilmezlerse yumurtalıklarda kalıcı hasar meydana gelir ve kısırlık oluşabilir. Yumurtalıkların daha sonraki yaşlarda torbaya inmesi gerçekleşse dahi kısırlık oluşabilir. Ayrıca özellikle karın içerisinde kalan yumurtalıklarda yumurtalık kanseri gelişme ihtimali normal yumurtalıkdan çok daha fazladır.
Torbalarda solucan gibi kıvrım-kıvrım damarların oluştuğu bir hastalık olan ‘varikosel’ çok sık karşılaşılan ve kısırlık nedenleri arasında bulunan bir hastalıktır. Mutlaka bir üroloji uzmanına başvurmak gereklidir. En önemli etkileri yumurtalıkda ağrı ve kısırlıktır. Bazen tedavisi gerekmez ve takip edilir. Kesin tedavisi ameliyattır ve kısırlık nedenleri arasında tedaviden en iyi sonuçların alındığı bir hastalıktır.
Bazen aileler erkek çocuklarının cinsel organın küçük veya kıllarının az olduğu gibi şikayetlerle üroloji veya çocuk uzmanlarına başvurmaktadır. Bazen (özelliklede şişman çocuklarda) cinsel organ küçük sanılabilir. Ancak böyle bir şüphede hekime mutlak başvurulmalıdır. Çünkü çok önemli hormon bozuklukları bulunabilir ve bunların tedavisi şarttır.