Anadolu Kültür Ve Uygarliği
--------------------------------------------------------------------------------
ANADOLU KÜLTÜR VE UYGARLIĞI
ANADOLU DA KURULAN UYGARLIKLARIN KÜLTÜR VE MEDENİYETLERİ
DEVLET YÖNETİMİ
Hititlerde:
Başta kral bulunurdu (-Baş yargıç -Baş Rahip -Baş Komutandı)
Pankuş (Hititlerde Meclis)-(Parlâmento)
Tavanana (Hititlerde kraliçe)
MEMLEKET YÖNETİMİ
Kralın yanında memurlar sınıfı ile asillerden oluşan meclisler vardı. İlleri yönetmekle valiler (prensler) görevlendiriliyordu. Hititlere bağlı devletler üç gruba ayrılırdı:
1- Müttefik devlet
2- Tabii devlet
3- Vassal (bağlı) devlet
SOSYAL SINIFLAR
Sosyal sınıflar ülke genelinde soylular, rahipler, hürler, namralar (hür-köle arası sınıf) ve kölelerden oluşurdu. Soylular çok geniş imtiyazlara sahipti. En yüksek makamlara getirilir ve en geniş topraklara sahip olurlardı. Şehirlerde halk hürlerden (asiller, rahipler, askerler, memurlar, tüccarlar ve köylüler ) ve kölelerden oluşurdu. Anadolu'da yaşayan toplumlar fazla dindar olmadıkları için, Rahipler, Mısırdaki gibi nüfuz kazanamamışlardır.
Köleler:
Savaş esirlerinden oluşurdu. Tarım işlerinde çalışırlardı. Bedel ödeyerek hürler sınıfına geçebilirlerdi. Belli ölçüde mal-mülk sahibi olabilirlerdi. Yarı insan kabul edildiklerinden cezalar hürlere oranla yarı yarıya uygulanırdı.
ORDU SİSTEMİ
Eli silah tutan herkes silah altına alınırdı. Kralın, prenslerin ve valilerin özel orduları vardı.
Gerekirse ücretli askerler de orduya alınırdı. Ordu yaya ve arabalardan oluşurdu.
HUKUK SİSTEMİ
Hititlerde adaletin sembolü güneştir. İlk kanun koyucu devletlerden biridir. Aile hukuku (miras) düzenlenmiştir (medeni ilk yasa). Hititlerde mülkiyet hakkı ve kölenin modern hukuku vardı. Kanunlar insancıldır. Tazminat cezaları ağırlıktadır (bu konuda Sümerlerden etkilenilmiştir). En ağır cezalar Krala ve devlete başkaldırmaktır. (cezası ölümdür).
EKONOMİK HAYAT
Topraklar kralın malı sayılır ve kral adına ekilirdi. Buna karşılık özel mülkiyete de izin verilmiştir. Tarım, hayvancılık, madencilik, dokumacılık ve ticaret başlıca geçim kaynağıydı.
Ticari hayat gelişmişti. Anadolu, Kuzey Suriye ve Mezopotamya arasında ticaret gelişmişti.
YAZI, DİL VE EDEBİYAT
Hitit ve Urartular, Asur çivi yazısını; Frig, Lidya ve İyonlar, Fenike alfabesini kullanmışlardır.
Hititler edebiyatın çeşitli dallarında eserler vermişlerdir. Bunların başında tanrılarına hesap verdikleri anallar ile destanlar gelir. Mezopotamya'dan etkilenilerek destanlar ve masallar kaleme almışlardır Bu destanların başında Kumarbi Destanı gelir. Gılgamış Destanı Hititçe'ye çevrildi. Hititlerin Kumarbi Destanı Yunanlıları etkilemiştir (Yunan şairi Hesidos'un Teogonya destanına ilham vermiştir). Çivi yazısını Asurlular dan alarak kullanmışlardır. Çivi yazısının yanında geliştirdikler kendi Hiyeroglif yazısını da kullanmışlardır.
DİNİ İNANIŞ
Hititler başta olmak üzere Anadoludaki tüm uygarlıkların binlerce tanrısı vardı (en ünlü tanrıları fırtınalar tanrısı Teşup ile karısı Hera idi).
Lidyalılar, Kibele, Artemis, Zeus ve Apollu gibi Yunan tanrılarına tapmışlardır. Anadolu uygarlıkları, tanrılara kurban keserek, yiyecek ve içecek sunarak taparlardı.
Hititlerin ve iyonların ahiret inancı zayıftı. Urartular, ahirete inandıklarından mezarlarını oda ve ev şeklinde yaparak, içlerine eşyalar koymuşlardır.
BİLİM
Anadolu'da gelişen bilim, kendisinden önceki Mezopotamya ve Mısır uygarlıkların yanında Hititlerde Tarihçilik çok ileri bir seviyedeydi.
Anadolu'da bilim, İyonya da ileri bir seviyedeydi. İyonya'nın zenginliği, coğrafi durumu ve dış dünyayı tanımaları ve kısmen özgür şehir yönetimleri bilim ve kültür hayatını geliştirmiştir.
Yunanistan'a tesir eden iyon kültürü, Avrupa kültürünün temelini oluşturmuştur.
Özgür düşünce felsefenin doğmasına neden olmuştur.
Pisagor, matematik ve geometriye bilimsellik kazandırmıştır.
MİMARİ YAPI
Evler, saraylar ve tapınaklar yapmışlardır (dini mimari gelişti). Hititlerin İveriz Kabartmaları ünlüdür (taş işçiliği). Kral Midas'ın mezarı Frigler in en ünlü mimari eserlerdir. Heykeltıraşlıkta ileri giderek Tanrı heykelleri ve Kabartmalar yapmışlardır. Taştan ve tunçtan heykeller (sfenks: insan başlı aslan) yapmışlardır.