Yozlaşmaya Bağlı Psikolojik Hastalıklar
--------------------------------------------------------------------------------
Yozlaşmaya Bağlı Psikolojik Hastalıklar
YOZLAŞMAYA BAĞLI PSİKOLOJİK HASTALIKLAR
Psikoloji genel olarak "ruh bilimi" olarak tanımlanmaktadır. Psikoloji,hastaların terapi yöntemiyle iyileştirilebileceğini savunmaktadır. Bu yönü ile psikoloji, psikiyatriden ayrılmaktadır. Çünkü psikiyatri,hastaların sadece ilaçlar ile iyileştirilebileceğini savunmaktadır.
Hem psikoloji, hem de psikiyatri psikolojik rahatsızlıkları iki ana bölüme ayırmaktadır. Bunlardan birinci tip olan aktarma nevrozlarına örnek olarak kaygı, anksiyete verilebilinir. Diğer tip olan narsistik nevrozlara ise şizofreni, paronaya verilebilinir. Yozlaşmaya bağlı olarak ortaya çıkan rahatsızlıklar narsistik nevrozlar grubuna girmektedir. Yozlaşmaya bağlı olarak ortaya çıkan rahatsızlıklar, genel olarak sinir sistemi ve nörotransmitterlere bağlı olarak ortaya çıkmaktadır. Bu nedenden dolayı hem psikologlar ve hemde psikiyatristler bu tip nevrozların iyileşmesinde ilaçların etkisini kabul etmektedirler.
Yozlaşmaya bağlı olarak meydana gelen dejenerasyonların sonunda şizofreni, paronaya gibi rahatsızlıklar ortaya çıkmaktadır.Genel olarak bu tip rahatsılıklar telkin yoluyla iyileştirilemezler. Uygulanacak olan hipnozun ise geçici etkisi vardır. Hipnozdan belli bir süre sonra hastalık daha fazla ilerlemiş olarak ortaya çıkmaktadır.
Yozlaşmaya bağlı olarak meydana gelen dejenerasyonlar sonucu insanın kendi benliği ile çatışması çok ağır geçmektedir. Son derece kuşku içerisinde olan hastalar, aynı zamanda kaygı dediğimiz ileri derecede korkulara da sahiptir. Ancak burada normal korku ile kaygıyı karıştırmamak gerekmektedir. Üzerinize doğru bir taksi hızla yaklaşıyorsa ve siz korkuyorsanız, bu doğal bir tepkidir. Ancak boş bir caddede korkuya kapılıyorsanız, bu kaygıdır. Kaygı bu hastalarda kuşkudan sonra ortaya çıkmaktadır. Bu hastalarda genel olarak duygular bölmelerin içerisinde gibidir.Normal bir konuşmanın içerisinde bile korkuyu, sevinci, kederi yaşayabilirler ve bu nedenle konudan konuya sıçrama yaparlar.
Psikolojik rahatsızlıkların büyük bir kısmı yozlaşma sonucu ortaya çıkmaktadır. Yozlaşma kelime manası bakımından "sonradan oluşan bozukluk" manasına gelmektedir. Bu tip rahatsızlıklar, insan yaşamı içerisinde genellikle sonradan ortaya çıkmaktadır.
Yozlaşmaya bağlı psikolojik rahatsızlıklardan en önemlisi "Huntington Hastalığı" denilen rahatsızlıktır. İlerleyici bunama ile karakterize edilen rahatsızlık genellikle 20-50 yaş arasında ortaya çıkar. Genetik bir rahatsızlıktır. Babadan geçenler genellikle anneden geçenlerden daha erken ortaya çıkar. Kişisel olarak büyük sorunu olan bu kişiler, kendi çocukları olduğunda, hastalık onlara geçerse daha büyük çıkmaza girerler. Bu tip rahatsızlığı olan hastalarda beyin makroskobik olarak küçüktür. Klinik çalışmalarda bu hastalarda kuruntu, paronaya, nörozlar, bunama ve normal dışı göz devinimleri gözlenir. Bu hastalık genellikle 15 yıllık bir süreden sonra ölümle sonuçlanır.
Bir başka rahatsızlık ise "Parkinsonizm" denilen bir rahatsızlıktır. Bu tip hastalar anlamsız yüz ifadelerine sahiptir. Bunun yanı sıra eğik duruş biçimi, istemli hareketlerde yavaşlama, giderek kısalan ve hızlanan adımlardan oluşan yürüyüş, gevşeyememe gibi haller görülür. Bu tip motor nöron bozukluğuna bazı dopamin antagonistleri de neden olabilmektedir. 50-80 yaşları arasında kendiliğinden ortaya çıkar. Parkinson hastalığı dopamin eksikliği ölçüsünde şiddetli geçer.Tedavide dopa (dopaminin öncü maddesi) kullanılarak yapılacak yerine koyma tedavisi ile bir yere kadar düzeltilebilir.Tedavi, morfolojik değişiklikleri önleyemediği gibi hastalığın ilerleyişini de durduramaz.
Bugünlerde adından çok söz ettiren bir rahatsızlıkta "Alzheimer" denilen hastalıktır. Daha önceki yıllarda, 65 yaşından önce başlayan hastalık için Alzheimer Hastalığı, daha donra başlayanlar için ise yaşlılık bunaması adı verilmekteydi. Bugün ise Alzheimer Hastalığı yaştan bağımsız olarak kullanılmaktadır. Semptomlar 50 yaşından önce seyrektir. İlk belirtileri entellektüel işlevlerin yavaş yavaş yitirilmesi ya da duygusal değişkenlik artışı şeklindedir. Bellek yitimi ve konuşma bozukluğu, oryantasyon yitimi ise daha ileriki yıllarda görülür. Ölüm genellikle, açlık ve sıvı yitiminin ağırlaştığı, araya giren bir enfeksiyon nedeniyledir.
Bu hastalık tipleri daha çoktur. Bu hastalık tipleri genellikle beyinde bulunan "nörotransmitter"adı verilen protein yapısındaki moleküllerin azlığı veya çokluğu sonucu oluşmaktadır. Ancak vücudun büyük bir dengeye sahip olduğunu bu hastalıklarda daha iyi görmekteyiz. Örneğin, Şizofreni psikolojik bir hastalıktır. Bu hastalığın ortaya çıkmasının nedeni, dopamin nörotaransmitterinin fazla üretilmesidir. Dopamini azaltmak için kullanılan ilaçlar ise bir zamandan sonra parkinson hastalığının belirtilerini vermektedir. Bu da bize vücut içerisinde bulunan dengenin ne kadar güzel ayarlandığını ve düzenlendiğini gösterir.